Ana Sayfa | Köşe Yazıları | GUZELLIGIN VINTAGE’I OLUR MU?

GUZELLIGIN VINTAGE’I OLUR MU?

Birçok alandan aşinayız bu kelimeye… Modası geçmeyen, geçmişten bugüne gelen, eskimeyen ve her daim moda olan bir terim olarak yerini aldı ‘vintage’ dağarcığımızda. Ancak güzellikle ilişkilendirilmedi hiç, aslında ne kadar da bağdaştıklarına değinilmedi…
Yıllar önce iri burunlar doğal hallerinde yaşamlarını sürdürürken, bugün güzellik algımızı şekillendiren fındık burunlar. Eskiden balık etli kadınlar güzel olarak adlandırılırken, birden vücut ölçülerinde değişiklik oldu ve zayıflık makul bulundu. Milattan önce beyaz ten asilliğin sembolüyken,

20’li yılların başında o zamanın ünlü modacısı Coco Chanel’in Fransız Riviera’sından yanık tenle dönüşü, bronz ten modasını da beraberinde getirdi. Bronz ten güzelliğin yeni simgesi haline geldi. Ama tek bir şey değişmedi güzellik namına, o da gerçek güzelliğin aslında cilt güzelliğiyle mümkün olduğu!

İşte bu yüzden bugünkü yazımızın konusu vintage güzellik.

Yani, değişmeyen ve her daim gerçekliğini koruyan cilt güzelliği.

Altın kural 1:

Temizleme ve nemlendirme

Sabah ve akşam olmak üzere günde iki kez mutlaka cilt temizlenmeli. Nemsiz bir cilt, yaşlılık belirtilerini hızlandıran en büyük etkenlerden biridir. Bu yüzden temizlenmiş cilde nemlendirici uygulanmalı.

Yüzünüze sürdüğünüz ürünleri mutlaka boyun bölgenize de uygulamalısınız. Aksi takdirde korunmuş bir yüz ancak kırışmış bir boyunla karşılaşabilirsiniz.

Altın kural 2:

Peeling uygulamaları

Bir diğer adıyla cilt soyma işlemi; yüzeysel, orta derinlikte ve derin soyma işlemi olmak üzere üçe ayrılır. Amacı, cilt üzerinde birikmiş ölü derinin soyulması, aynı zamanda cildin hasar görmüş dokularının kaldırılması ve bununla birlikte cildin uyarılmasıyla yeni hücre oluşumunun hızlandırılarak cildin daha sağlıklı, parlak ve pürüzsüz bir görünüme kavuşmasıdır.

Peeling ile cilt yorgunluğu, genişlemiş gözenekler, cilt lekeleri gibi sorunlar giderilir ve cilt daha elastik bir hale gelir. Ancak burada unutulmaması gereken en önemli şey, peeling’in derinliğine göre göstereceği etkisi ve taşıdığı risklerdir. Yüzeysel peeling uygulamaları evde ve birçok markanın sunduğu ürünler eşliğinde yapılabilirken, orta ve daha derin peeling işlemleri ancak uzmanlar tarafından gerçekleştirilmelidir.

Altın kural 3:

Profesyonel bakım desteği

Cildinizi koruyabilmek adına elinizden geleni yaptınız ancak hâlâ cildiniz dilediğiniz kadar pürüzsüz ve parlak değil. Geçmişten kalan iz ve lekeler gitmemekte ısrarcı.
O zaman profesyonel desteğin tam sırası!

Son günlerin en modern ve popüler profesyonel cilt bakımları arasında PRP (Platelet Rich Plazma) uygulaması geliyor. Burada hedeflenen; hasar gören dokuların iyileştirilmesidir.

PRP’yi özel yapansa, doku hasarını düzeltmeye olan desteğinin yanı sıra;
yüz gençleştirme, skarlar, akne ve leke tedavileri, kırışıklıklar ve sarkmalarla ilgili gösterdiği üstün performanstır.

Altın kural 4:

İşlemleri ertelememek

Her daim güzel olabilmek için cildinizden ödün vermeyin. Çünkü söz konusu güzellik olduğunda, modası geçmeyen, her zaman önemini koruyan tek olgu, cilt güzelliğidir.

Dr. Ecz. Neslihan Şahin

PAYLAŞIN!